Yeşil Ekonomi Çin Topraklarında Stoklu

İtriyum ve Lantan gibi nadir ama hibrit otomobillerden iPod'lara ve nokta güdümlü silahlara pek çok teknoloji ürünü için hayati önem taşıyan metallerin neredeyse tüm kontrolünün Çin'in elinde olduğunu biliyor muydunuz? Ülke, dünya üretiminin yüzde 95'ini gerçekleştirdiği gibi bilinen rezervlerin yüzde 60'ını da elinde tutuyor. Üstelik bu metaller yükselen yeşil ekonomi için kilit öneme sahip. Toyota'nın ünlü yeşil otomobili Prius gibi rüzgar santrallerinin pervaneleri de bu metallere ihtiyaç duymakta. Bu metallerin ticareti yılda 2 milyar dolar ama onlara dayanan ürünlerin pazarı 100 milyar doları buluyor.

Ama bu metaller temel hammadde haline geldikçe Çin, daha fazla kaynak milliyetçisi haline geliyor. Bu metallere dayanan sanayiyi ülkeye çekmeyi amaçlayan Çin hükümeti, 2009 yılının sonuna doğru yeni ihracat yasakları getirdi ve nadir metallerin ihracatını yıllık 35 bin ton ile sınırladı. Oysa dünya talebinin 2010 yılında 124 bin ton olacağı (Sadece Japonya'nın talebi yıllık 40 bin ton) ve bu rakamın 2015'te iki katına çıkacağı tahmin ediliyor. Avustralya, ABD, Kanada ve Güney Afrika gibi ülkeler ise kendi ellerinde bulunan rezervlere sarılıp üretimlerini 2050'ye kadar 50 bin tona çıkarmak için şimdiden kolları sıvadılar. Ama hiçbiri optimum kapasiteye ulaşamayacağı için gelecekte bu metallere dayalı sanayilerde kriz de kaçınılmaz olacak gibi görünüyor!


Çin'in ticaret ortakları şimdi Dünya Ticaret Örgütü (WTO) aracılığıyla Pekin'in ihracatta daha cömert olmasına çaba sarf ediyor. Ama kendi sanayisinin taleplerini bile karşılayamadığını ileri süren Çin buna yanaşmıyor. Öyle görünüyor ki nadir metaller sıkıntısı Çin dışındaki ülkelerin üzerinde Demokles'in kılıcı gibi sallanıp duracak!

0 yorum:

Yorum Gönder